Koridorda hızlı adımlarla bir aşağı bir yukarı gidip geliyordu. telaşlıydı ve bir o kadar da heyecanlıydı, içi içine sığmıyordu. bir kaç kez daha gidip geldikten sonra boş bir sandalye bulup oturdu. başını ellerinin arasına alıp gözlerini kapattı ve geçmişe döndü. aklına ilk olarak ona ısındığı o şenlik günü geldi.
'Üniversitenin ikinci yılıydı bahar şenlikleri başlamış ve bir kaç arkadaşla birlikte gitmişlerdi bir kaç saat eğlenceden sonra geri dönüyorlardı. Önünden geçtikleri çiğ köfteciden birer acılı çiğ köfte dürümü almışlardı, acıyı pek sevdiği söylenemezdi ama Elif aldığı için o da almıştı. Bir kaç ısırıktan sonra yiyememiş ve "ben yiyemedim yemek isteyen var mı?" diye sormuştu. Elif dışında kimseden ses çıkmadı ve elife verdi dürümü. hoşuna gitmişti 'benim ısırdığım dürümden çekinmeden yiyebiliyor' diye aklından geçirmişti. Bir kaç ay sonra çıkmaya başladılar. Herşey çok güzel gidiyordu ilişkileri imrenilecek derecede muhteşemdi. Yeri geliyor çocuk gibi eğleniyorlar, gülüyorlar, geziyorlardı yeri gelincede en ağır başlı iki çift gibi davranıyorlardı. Tabi arasıra kavgaları tartışmalarıda olmuyor değildi hani ama bu ilişkinin güzel yanıydı. Sadece bir kez ayrılmışlardı ve tek sancılı tarafı bu olmuştu çok zor oldu ama onunda üstesinden geldiler.
'Üniversitenin ikinci yılıydı bahar şenlikleri başlamış ve bir kaç arkadaşla birlikte gitmişlerdi bir kaç saat eğlenceden sonra geri dönüyorlardı. Önünden geçtikleri çiğ köfteciden birer acılı çiğ köfte dürümü almışlardı, acıyı pek sevdiği söylenemezdi ama Elif aldığı için o da almıştı. Bir kaç ısırıktan sonra yiyememiş ve "ben yiyemedim yemek isteyen var mı?" diye sormuştu. Elif dışında kimseden ses çıkmadı ve elife verdi dürümü. hoşuna gitmişti 'benim ısırdığım dürümden çekinmeden yiyebiliyor' diye aklından geçirmişti. Bir kaç ay sonra çıkmaya başladılar. Herşey çok güzel gidiyordu ilişkileri imrenilecek derecede muhteşemdi. Yeri geliyor çocuk gibi eğleniyorlar, gülüyorlar, geziyorlardı yeri gelincede en ağır başlı iki çift gibi davranıyorlardı. Tabi arasıra kavgaları tartışmalarıda olmuyor değildi hani ama bu ilişkinin güzel yanıydı. Sadece bir kez ayrılmışlardı ve tek sancılı tarafı bu olmuştu çok zor oldu ama onunda üstesinden geldiler.
Üniversite bitince ikiside öğretmen olmuş ama farklı şehirlere atanmışlardı zorlu günler bu zaman başlamıştı ama bunundan üstesinden geldiler. Hafta sonları kaçamak yapıp birbirlerinin olduğu şehirlere gidip iki gün de olsa vakit geçiriyorlardı. Ailelerin haberi vardı ve artık iş evliliğe doğru yol almaya başlamıştı. ara tatilde vakit geçirmeden aileleri bir araya getirdiler ve nişanı yaptılar.
Dünyadaki en mutlu çiftlerdi artık. herşey çok güzel gidiyordu ve karar vermişlerdi, Elifin olduğu şehir ikisinede çok cazip geliyordu. Stajyerlikleri kalkıncaya kadar sabredecekler sonra evlenip eş tayini ile elifin olduğu şehirde yeni hayatlarına başlıyacaklardı. Nişan yüzüklerini taktıkları o gün sevinçten çıldırmışlardı. 11 ay kadar nişanlı gezdiler. Evlenecekleri o yaz talihsiz bir kaza yaşadı, ayağını kırmış ve iki ay yatmak zorunda kalmıştı, evlilik tarihini mecburen ertelemek zorunda kaldılar. Hatırlıyordu yine o günlerde yanında bir tek Elif vardı. iyi ki hayatına girmişti ve iyi ki "evet" demişti. beklemek uzun sürsede evlenmişlerdi sonunda hemde en çok istedikleri şekilde, bir kır düğünü ile. Bütün üniversite arkadaşlarını çağırmışlardı ve hayal gibi bir düğün ile evlenmişlerdi. ilk bi kaç ay yaptığı gereksiz harcamalar yüzünden maddi zorluk yaşamışlardı ama Elif sayesinde hepsinin üstünden gelmişlerdi. İyi ki seçtim onu dedi içinden, iyi ki hayatımda iyi ki dünyamda dedi.'
Bu arada seslenildiğinin farkına varmamıştı, bir el omuzuna dokundu kafasını kaldırıp baktı, hemşire gülümseyen bir ifadeyle;
"tebrik ederim murat bey, kızınız oldu" dedi
İşte o an dünyada yaşadığı ikinci mutluluktu, koşa koşa içeri girdi evet karşısındaydı o çok sevdiği uğruna hayatını vereceği biricik eşi ile dünyalarına mutluluk getiren kızı. Yanlarına gidip önce kızını öptü sonra Elifin alnından öperek;
"sevdiğim, bidenem, kadınım benim mutluluğumuza mutluluk kattın, aşkım kızımın anası... Seni çok seviyorum aşkım benim iyi ki hayatımdasın.."
Elif başını kaldırarak;
"aşkım iyi ki o gün çiğ köfteyi paylaşmışın ve iyi ki sana evet demişim"